Çarşamba, Aralık 26, 2007

İBADULLAH-şiir

Mülkümden çık derse Allah.
Gidecek yer varmı?,İbadullah.
Ümmetim dermi?,Resulullah.
Ne yapmaktasın?,İbadullah.

Batının çarkını döndürmektesin.
Haç’a selam göndermektesin.
Hala sefahatte eğlenmektesin..
Söyle,Sen kimsin?,İbadullah.

Allah’ın düşmanına dost oldun.
Başını kuma soktun kurtuldun.
Şimdi,cehennemde unutuldun.
Seni kim kurtarır?,İbadullah.

Yol gösterdi,Kelamullah.
Yolumdur dedi,Resulullah.
İkaz ettinmi?,gördüğün ikrah.
Hangi yoldasın?,İbadullah.

mehmet selim polat

Salı, Aralık 18, 2007

Yahudilerle hıristiyanlar arasındaki ihtilaf

Yahudilerle hıristiyanlar arasındaki ihtilaf
2/113- Yahudiler, “Hıristiyanlar bir temel üzerinde değiller” dediler. Hıristiyanlar da, “Yahudiler bir temel üzerinde değiller” dediler. Oysa hepsi Kitab’ı24 okuyorlar.(Kitab'ı) bilmeyenler de tıpkı bunların söyledikleri gibi demişti. Artık onların aralarında uyuşamadıkları davada, hükmü Allah verecektir. 24
Yahudilerle hıristiyanlar arasındaki ihtilaf

Cumartesi, Kasım 24, 2007

Hainlar İşbaşında

Başörtülü diye kürsüden indirdiler

Adana'nın Kozan ilçesinde Belediye Sineması'nda düzenlenen Öğretmenler Günü etkinliğinde yarışma birincisi başörtülü öğrenci kürsüden indirildi. Öğretmenler Günü temalı kompozisyon yarışmasında “Bir Öğretmen Olmalı” başlıklı yazısıyla birinciliği kazanan Kozan İmam Hatip Lisesi öğrencilerinden Tevhide Kütük ödülünü almak için kürsüye çıktı.

Kozan Kaymakamı Aydın Tetikoğlu ve Garnizon Komutanı Hüseyin Çopur'un, “İndirin onu” diyerek tepki göstermesi üzerine Tevhide Kütük, İl Milli Eğitim Müdürü Mutlu Canbolat tarafından kürsüden indirildi. Gözyaşları arasında kürsüden inen öğrenci, Canbolat'ın karşına gelerek “Neden Hocam” diyerek tepki gösterdi.

Pazartesi, Temmuz 16, 2007

İNANMADIM Kİ-şiir

Siyasiler nutuk attılar,inan ki.
Siyasetçiye,ben inanmadım ki.
Geldiler,gittiler,hep aynı sanki.
Çok konuştular inanmadım ki.

Meclise gitmeden,yol yaptılar.
Peş peşe fabrikalar kurdular.
Çok insanı hayalen işe aldılar.
Çok konuştular,inanmadım ki.

Fabrikayı sattı,işe yaramaz dedi.
Sattığı fabrikayı iki,günde yedi.
Yabancılar alsın,bana ne?,dedi.
Bunlara ben hiç innamadım ki.

Vatanı satmışlar yabancılara.
Para gelecekmiş şimdi onlara.
Düşündüm ne desem bunlara.
Çok anlattılar,inanmadım ki.

Kimi PKK,kimi Türban dedi.
Kimi çay içti,kebap yedi.
Kimi vatan sattı,satın aldı.
Vekillere,inanmadım ki.

Çocuklar öpüldü,şeker alındı.
Şenlik vardı,uçanlar balondu.
Fakir köylüde orada bulundu.
Mazot yalanına,inanmadım ki.

Kömür dağılmış,alamadım ki.
Kart alamadım,aylar oldu sanki.
Düşündüm,dilenciyim,inan ki.
Vekillere hiç inanmadım ki.

Oy vercağım ,zengin olsun.
Gelir,bize nutuk atar,sağolsun.
Vermeye alıştık,al senin olsun.
Geri dönecağına,inanmadım ki.

Türk askeri parasızdır,fakire.
Vekilin çocuğu,gitmez askere.
Ölüm mukadder,vuran,kefere.
Avrupa dediler,inanmadım ki.

Zam geldi,bir şey alamadım.
Eve gittim,gizli gizli ağladım.
Yine kaçak bir sigara yaktım.
Zam yokmuş,inanmadım ki.

Mahsul tarlada ,satamadım ki.
Buğday,ekmek alamadım ki.
Tüpgaz artmış,uçurum san ki.
Zam yokmuş,inanmadım ki.

Emekli ekmek bulamaz.
Et pahalı,kimse alamaz.
Nutuk atın kimse inanmaz.
Sana ben,inanmadım ki.

Sen konuş oyları çürütecağım.
Ben artık,sokakta dolaşacağım.
Böyle giderse,oy vermiyecağım.
Oy alacaklara inanmadım ki.

Vekil,iki yılda olur,olur emekli.
On kat maaş alır orası besbelli.
Şimdi soyanlara,ne demeli?.
Hep nutuk attılar,innamadım ki.

Gelen gideni aratır,derler.
Vekiller adil,ahkam keserler.
Oyu almadımı bana küserler.
Nutuk atanlara,inanmadım ki.

Vekiller hata yapmazmış .
Dokunmazlık zırhı varmış.
Halkın çoğu müslümanmış.
Sen nutuk at,inanmadım ki.

Başı örtülü,gezmek,yasak.
Büyük suç,namaz kılmak.
Kur’an bunları çarpacak.
Sen nutuk at,inanmadım ki.

Para yoksa,borç alırlar.
Ben öderim,onlar yerler.
Enkaz almıştık,derler.
Desinler,inanmadım ki.

Hain Yahudiyle dostluk olur.
Hıristiyanlar bize amir olur.
Hans başkan,yardımcı olur.
Özgürlüğüme inanmadım ki.

Hıristiyan,Yahudi değilim ben.
Vatanın asıl sahibi müslüman.
PKK dediğin?,varmıdır bilen?.
Vekillere hiç inanmadım ki.

Dilenmek için geçtik sıraya.
Alışmışız,varlık içinde yokluğa.
Hayır dedik Avrupaya,papaya.
Yalancı vekillere inanmadım ki.

Bütün vekiller aynı değil,ancak.
Mecliste vicdan yerine,parmak.
Söz sahibi olur,ne konuşsak.
O parmaklara inanmadım ki.

mehmet selim polat

Pazartesi, Temmuz 09, 2007

Bu nasıl çeşmedir?...

''Bu nasıl çeşmedir?, içilecek tası yok.
Yıkma kalbimi,Yapacak ustası yok.
Ben müslümanım diyen,çoktur çok'
Neye yarar ki,kalbinde imanı yok.

Kafire buğz eder,müslümanı severim.
Sıkıştımmı,Hz.Muhammede giderim.
O Nebi'den,İlham alır Allah'a sığınırım.
O,İmdadıma koşar,derin nefes alırım.

İnsanlara yoktur kinim,kindar değilim.
Müslüman kardeşimdir,kafiri tanımam.
Ben islam'a dokunanı asla sevemem.
Sevgilim kıskanır,muhabbet edemem.

Bu dilde,İslamın adı,irticaysa kardeşim.
Yalakalığı sevmem,ben baş mürteciyim.
Dinsizliğin adı hürriyetse,Ben hapisteyim.
Yusuf gibi sabrederek,Din gününü beklerim.

mehmet selim polat

Cuma, Temmuz 06, 2007

Bacının İffeti.

Okula da top sakallı,tipsiz kılıklı
Manyak,Bacaklar açık,mini etekli.
Bacım’a dediler,okula girmemeli.
Bunu insan olan,kabul etmemeli.

Gençler unuttu dini-imanı.
Öğretmediler ona islamı.
Çoktan başladı Haçlı seferi.
Söyleyin ulan,bu revamı?.

Çarşamba, Temmuz 04, 2007

Pornu Yasası

TCK’nın 226/3. fıkrası şöyle:
"Müstehcen görüntü ürünlerini ülkeye sokan, çoğaltan, satışa arz eden, satan, nakleden, depolayan, ihraç eden, bulunduran ya da başkalarının kullanımına sunan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır."
______________________
Bu yasa hiç uygulandımı?.
Ben Uygulandığına Hiç Rastlamadım.

Cuma, Haziran 29, 2007

Vasiyet


بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمـَنِ الرَّحِيمِ

(BAKARA suresi 180. ayet):

كُتِبَ عَلَيْكُمْ إِذَا حَضَرَ أَحَدَكُمُ الْمَوْتُ إِن تَرَكَ خَيْرًا الْوَصِيَّةُ لِلْوَالِدَيْنِ وَالأقْرَبِينَ بِالْمَعْرُوفِ حَقًّا عَلَى الْمُتَّقِينَ

Birinize ölüm geldiği zaman, eğer bir hayır bırakacaksa anaya, babaya, yakınlara uygun bir biçimde vasiyet etmek Allah'tan korkanlar üzerine bir borçtur.

Cuma, Haziran 22, 2007

Mücadile,Cihat farzdır

(MÜCÂDİLE suresi 22. ayet)

لَا تَجِدُ قَوْمًا يُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ يُوَادُّونَ مَنْ حَادَّ اللَّهَ وَرَسُولَهُ وَلَوْ كَانُوا آبَاءهُمْ أَوْ أَبْنَاءهُمْ أَوْ إِخْوَانَهُمْ أَوْ عَشِيرَتَهُمْ أُوْلَئِكَ كَتَبَ فِي قُلُوبِهِمُ الْإِيمَانَ وَأَيَّدَهُم بِرُوحٍ مِّنْهُ وَيُدْخِلُهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُمْ وَرَضُوا عَنْهُ أُوْلَئِكَ حِزْبُ اللَّهِ أَلَا إِنَّ حِزْبَ اللَّهِ هُمُ الْمُفْلِحُونَ

Yol ikidir
1-İslam
2-Tağut
Ya Allahın emirlerine uyacaksın
veya başkalarının emrine uyup
yolunda gideceksin.
Allah'a ve ahiret gününe inanan bir toplumun -babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa- Allah'a ve Resûlüne düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin. İşte onların kalbine Allah, iman yazmış ve katından bir ruh ile onları desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedî kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın tarafında olanlardır. İyi bilin ki, kurtuluşa erecekler de sadece Allah'ın tarafında olanlardır.

İlahi Dinlemek İçin Tıkla>>
Gaflet Uykusu

Pazartesi, Haziran 04, 2007

Allahın Birliği

(BAKARA suresi 116. ayet):

وَقَالُواْ اتَّخَذَ اللّهُ وَلَدًا سُبْحَانَهُ بَل لَّهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ كُلٌّ لَّهُ قَانِتُونَ

"Allah çocuk edindi" dediler. Hâşâ! O, bundan münezzehtir. Göklerde ve yerde olanların hepsi O'nundur, hepsi O'na boyun eğmiştir.

(BAKARA suresi 117. ayet):

بَدِيعُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ وَإِذَا قَضَى أَمْراً فَإِنَّمَا يَقُولُ لَهُ كُن فَيَكُونُ

(O), göklerin ve yerin eşsiz yaratıcısıdır. Bir şeyi dilediğinde ona sadece "Ol!" der, o da hemen oluverir.

İlahi Dinlemek İçin Tıkla>>Gaflet Uykusu

mehmet selim polat

Cuma, Mayıs 25, 2007

GURBETTEYİM-şiir

Gurbet çok zor,gurbetteyim.
Ben Vatanım da, gurbetteyim.
Giyinmem garip,yemem garip.
Ben Garibanım,gurbetteyim.

Avrupayı getirdik vatana.
Satılıktır vatan,alan alana.
Namusumuz oldu beş para.
Kimliğim değişti.gurbetteyim.

Midye,salyangoz,domuz.
Yer yediririz,gelsin döviz.
Atalarımızın ruhuna ne deriz.
Din masalmış,gurbetteyim.

Sokakta gezemem,bana gülerler.
Gel kardeş anlatayım neler neler.
Babamızı doğurdu,namuslu nineler.
Kültürmü değişti?, ha..gurbetteyim.

İçki içer,dans ederiz diskoda.
Kısa giyer soyunuruz,oldu moda.
Piç doğurmuş,meşru oldu sonunda.
Anlaşılan garibim,gurbetteyim.

Bilmiyorum,burası,Yunanistanmı?.
İtalyan mı?,Alman mı?,Fıransamı?.
Boşuna savaşmışız,bunun anlamı.
Gurbete gitmeden,ben gurbetteyim.

Mehmet selim polat

Cuma, Mayıs 11, 2007

MÜNECAAT-şiir













Her gecenin,sabahı var,inandım.
Günahkarım,geçte olsa uyandım.
Allahım senden budur muradım.
islamı hakim kıl,artık bunaldım.



mehmet selim polat
Ses Klibi Tıkla>
Annem

Pazar, Nisan 22, 2007

Münacaat

Kadınlar cariye,Erkekler köle.
Çocuklar şimdi gömüldü bile.
Dost oldu,Yahudi,Nasrani ile.
Müslümanlar yenildi,bile bile.


Yetiş ya Allah,olduk nefsanî.
Sana sığındım,verdin bu canı.
Zulüm arttı,müslüman hani?.
Şimdi yiyer oldu,insan insani.


Ya Muhammed,putlar dirildi.
Lat,menat,uzza,hubel denildi
Namazı,Ebu Leheb engelledi.
Ebu cehil,sokaklarda göründi

Her gecenin var sabahı,inandım.
Günahkarım,geçte olsa uyandım.
Allahım senden budur muradım.
islamı hakim kıl,artık bunaldım.

mehmet selim polat

Salı, Nisan 17, 2007

IRAK-şiir

Çakal,Talabani,Mesut Barzani.
PKK asla terörist değildir dedi.
Türkiye ben,Irak'a girerim dedi.
Düşmana fırsat verme,kudurur.

Irakta,Kan akıtıyor,Abd,İngiltere.
Bunlar zaten,Hıristiyan kefere.
Türkiye kardeşim dedi bir kere.
Eski düşman dost olmaz,kudurur.

Bu ABD kardeşi kardeşe vurdurur.
Zulüm üzerine saltanat kurdurur.
ABD seçer,Başkan,Başbakan olur.
Onun dediği cumhur başkanı olur.

Yasaları kan üzerine,kamufle eder.
Adı demokrasi olur.kan unutulur.
Laik sistem işine gelir,dinsiz olur.
İnsanlar birbirinin düşmanı olur.

mehmet selim polat

Cumartesi, Nisan 14, 2007

HUZUR KALMADI-şiir

Yetiş ya Muhammed,İslam kalmadı.
Şimdi,müşrikler çoğaldı,huzur kalmadı.
İman sade dilde,amel eden kalmadı.
Her taraf pislik,rezalet,huzur kalmadı.

Hıristiyanlar kudurdu birlik oldular,
Yahudiyle bir olup,müslümanı vurdular.
Müslüman Liderler,Allahı unuttular.
İşte Her taraf put hane,iman kalmadı.

Salak salak geziyor,sarhoş analar,babalar.
Sonu ne olacak?,sizden doğacak bebeler.
Böylemiydi sizi doğuran ,Nine Hatunlar
Namuslu evlat doğuran,analar kalmadı.

Hıristiyan yoldan saptı,Allaha inanmadı.
Yahudinin Hıristiyandan ne farkı vardı?.
Ermeni Hayk'dan sonra Hıristiyan oldu.
Siyasi çıkar için,uyduk huzur kalmadı.

Ermeni,Manukyan vergi rekortmeni oldu.
Masum insanları fahişe yaptı,rezalet oldu.
Şimdi Gençlik eğitilmedi,züppeler,çoğaldı.
Kardeşim,Kur'ana sarıl,ilim,irfan kalmadı.

Şeriat,hakikat,tarikat,ilim yoldur varana.
Sapıtmazsın,İki elle sarıl nurlu Kur'ana.
Peygamberin ümmetiysen,uysana sünnete.
İnanmak yetmez ki,amel eden kalmadı.

Allaha sığınırım,Allah,bize,hidayet versin.
Allah,Rahmedip,Lutfedip doğru yola iletsin.
Kardeşim,bu gidişle cehenneme gidersin.
İnsana bak,Ölümden öteye inanan kalmadı.

mehmet selim polat

Pazartesi, Nisan 09, 2007

AHLAK-şiir



Haya kalmadı,her taraf rezalet.
Kumar,eroin,içki,fuhuş mel'anet.
Okullara sokuldu,işte mektubat.
Nurun girmediği yere,girer zülumat

Ne Allahı tanır,ne namaz kılar.
Ne Allahtan korkar,nede utanır.
o sadece haram, parayı tanır.
Nerde akşam,orda sabah uyanır.

Yolda yürürken insan sanırsın.
Tatlı sözlerine hemen aldanırsın.
Devlet baba,bundan sorumlusun.
Evladına sahip çık ne olursun?.

Baba öz kızına saldırıyor,utandım.
Ahlak çökmüş bunu er geç anladım.
Evlat ana,babayı dinlemiyor,inan.
Dua ile olmuyor,haniya ilahî yasam.

Hırsızlık meşrulaştı,yalan kutsallaştı.
Her yer Kamusal alan,sarpa dolaştı.
Geç kaldık bile,atı alan üsküdara ulaştı.
Allah canımı alsın,kıyametmi yaklaştı?

Müslümanlık gericilikmiş,ahmak'a bak.
Hıristiyanlığa özeniyor,bunak,avanak.
Yahudi iyilik düşünmez,muhakkak.
Ermeni öc almak için,ahlakı yıkacak.

Müslüman olmayan olur bir gün pişman.
Bana ne? diyeni,affedermi?,hiç düşman.
Kur'an,a uymayan,olur bir gün perişan.
Şeytana uyma,pakize,ayşe, fatma,hurişan.

Gençlik bu değil,ne olur secdeye eğil.
Yol bu yoldur,gittiğin bu yol,yol değil.
Sanki bir rüya gördün,sabah oldu ayıl.
Dost arıyorsan eğer,Muhammed'e sarıl.

mehmet selim polat

ÇAKALLAR ÇIK DEDİ-şiir



Müslüman Türkün ana yurdu,Anadolu.
Çakallar,çık dedi,Anadolu'dan.
Allah Müslüman Türkü korudu.
Çakallar,çık dedi,Anadolu'dan.

Ecdadıma diz çöküp yalvaranlar.
osmanlı geliyor diye,korkanlar.
Şimdi bugün adaleti yıkanlar.
Çakallar çık dedi,Anadoludan.

Baş örtülü kadınlar,gitsin Arab'a.
Yasaları koydular,gardrup dolaba.
Elbet bir gün girecekler turaba.
Çakallar çık dede,Anadolu'dan.

Yahudi uşağı,Hıristiyan evladı.
Bugünlerde yaman havladı.
Kanadı kırık,Siyasetçileri avladı.
Çakallar çık dedi ,Anadolu'dan.

Çakallar çıkmalı,Anadolu'dan.
Mahsul alınmaz oldu,tarladan.
Anamın başı örtülü,Anadolu'dan.
Çakallar çık dedi,Anadolu'dan.

mehmet selim polat

FİLİSTİN-şiir

İsrail bela olmuş,Filistinin başına.
Yardım et gülme sakın komşuna.
Atalarımız,dememişler boşuna.
Bir gün seninde gelir,gelir başına.



Bugün bana,yarın sana demişler.
Gün geçince düşmanı unutmuşlar.
Hele bakın,nede kardeş olmuşlar.
Antebi,maraşı,kahrolası unutmuşlar.


Şanlı bir ecdadımız var,tarihe sorduk
Haçlılara kardeş olduk,geçmişi unuttuk.
Heyhat Düşman,verirmi?,sana mutluluk.
Teknik,teknoloji dedik,ah yine kıvırdık.


Savaşta kazandık,masa da kaybettik.
Koştuk avrupaya,serabı su zannettik .
Antebi ,unutup düşmana kardeş olduk.
Maraştan kime ne,şu an hıristiyan olduk.


Bu gavur akılsızmı?,malını versin sana.
Öyle ediyorlar ki,türkler,gelsin imana.
Namussuzlar el attılar,hemen tumana.
Yalvarmaya gittilr bizim,zalim papaya


mehmet selim polat




Irak

Irak’ta ,gün yokki ölüm olmasın,
Yeter artık,yeter,zulüm olmasın.
Allah,sebep olanlar,ı,kahretsin.
Zulme rıza, zulümdür kardeşim.

Bir çocuk ağlıyor,annem nerede?.
Basiretli,Devlet adamlarım nerede?.
Ah,savaş,çare değildir her derde.
Zulme rıza, zulümdür kardeşim.

Kadının namusu payımal olmuş.
Meğer,kafir demokrasi uydurmuş.
Petrol bile gideceği yeri bulmuş.
Zulme rıza ,zulümdür kardeşim.

Bir baba sağ dönmemiş,kadın ağlıyor.
Ahmakların yüzünden,yuvalar yıkılıyor.
Müslümanlar kalmamış,bize ne oluyor?.
Şimdi, zulme rıza ,zulümdür kardeşim.

Bir vatan düşünün,işgal edilmiş.
Vatan sahipleri,terörist olunmuş.
Bunun adına,insan hakkı denmiş.
Zulme rıza,zulümdür kardeşim.

Yardım ettik,zalim’e,olduk ortak.
İşte,huzursuz olduk muhakkak.
Evler tam yıkılmış,çatlak çatlak.
Zulme rıza,zulümdür kardeşim.

Şeytan’a kurdurdular,Kürdistan.
Saddam’ı aradılar şimdi,her an.
Allah vatansız etmesin ,bir an.
zulme rıza,zulümdür kardeşim.

Zalimin zulmü varsa,mazlum nerde?
İnanmadık Allah’a,yetişsin derde.
Hele,mazlumün Allah’ı var, der,de.
Zulme rıza,zulümdür ,be kardeşim.

mehmet selim polat

BAYRAM-şiir

Kardaş ol ki, Bayram o bayram ola.
Ana,babayı,ziyaret et, bayram ola.
Nineyi,dedeyi unutma,bayram ola.
Komşuları gez ki,gönlleri şad ola.


Mü’minleri kucakla,bir şeker sakla.
Nush ile anlamayana,kükre el salla.
Unutma,gez dolaş yetimleri kolla.
İslama sarıl,Bayram o bayram ola.


Cömert ol arkadaşaların çoğalır.
İslamı yaşa,düşmanlar dağılır.
Allah’ı zikret,Muhammed sevinir.
Zikir,salavat getir ki bayram ola.


mehmet selim polat


NEMRUT-şiir

Nemrut tanrıyım dedi,sineğe mağlup oldu.
Fir’avn ki,Allah’ı tanımadı,su’da boğuldu.
Şeddatı anlatmaya ne gerek hep böyle oldu.
Müseyleme,sahte resul oldu,o da vuruldu.


Şimdi,hal böyle olurken,olanlar unutuldu.
Ebu Cehil,Ebu Leheb,inadından kahroldu.
Bakın,serveri kainat,Muhammed’e ne oldu?.
Çok şükür,iki milyar insan Müslüman oldu.


Bil ki,Muhammed,çok gösterdi,metanet.
Bu günlerde,ona ettiler,utanmadan ihanet.
O’na inanmayan,insanlar,bulamaz,necat.
Hakikat bu kardeşim,çünkü o son Risalet.


’’Levlâke,Levlâke Lemma halaktul eflak.’’
Sahtekar resuller olacak,mutlak helak.
Muhammed sevilmezmi?,varlığı hak.
Bir gün,Allah nurunu,tamamlar mutlak.


O’Allah’ın nurudur,gözümün sûruru.
O’canımın canıdır,gönlümün nuru.
Canlar feda olsun,Muhammed Rasulü.
Dinlermiyim?,inkar eden,sahte resulü?.


Ya Muhammed,imanımsın,şeksiz,şüphesiz.
İstemem cenneti,neylerim,giremem sensiz.
Muhakkak,Sana inanmayan gider imansız.
Cehenneme gidene acırım,çıkamaz sensiz.


mehmet selim polat





SADDAM-şiir

Saddam yargılanacakmış,varsın asılsın.
Dilerim Allah,dan,CorçBuşh,da asılsın.
Sıra sende ,Önemli olan sen nasılsın?.
Zulüm ile abad olunmaz,ah.,ibret alınsın.


Huzuru bulamazsın,Muhammed demedikçe.
Dünyalar senin olsa,hepside geçmez akçe.
Unutma,bir gün eline vururlar,zincirsiz kelepçe.
Bu zulmün yanında,küçük kalır Irak,Halepçe.


İşgal et,vur,parçala,mahkeme kur iste adalet.
Namus falan dinleme,her yerde zaten rezalet.
Petrolü al götür,zimmet yükle,dişine minnet.
Müslüman sen uyu,Allah’dan bekle keramet.


ABD şöyle der:
PKK can alırmış,senin meselen karışmam.
Peşmergeye karışırsan,seninle barışmam.
Biri başkan,biri savcı,hiç kimseye tanışmam.
Ben Amerikayım,hıristiyanlar zaten kardaşım.


Gerekirse dinleri birleştiririm,hep ben bilirim.
Kızdırma kafamı,tank,bomba uçaklarla gelirim.
Osmanlı gibi seni de,paramparça parçalarım .
Tarihi bilirim,birleşirsen,bende koşarak kaçarım.


Bana öyle bakma,acıktınmı kucak açarım.
Senden çaldıklarımı,yine sana saçarım.
Palavra değil ta Ademden kardeşiz,şaşarım.
Ben her zaman menfaatıma koşarım.


mehmet selim polat



Pazar, Nisan 08, 2007

VEKİLLER SAĞOLSUN-şiir

Eve hırsız girmiş,bir şey kalmamış.
Tüp gaz yanmıyor,ocak sönmüş.
Odun yakacaktım,orman kalmamış.
Vekiller sağolsun cepleri dolmuş.

Allaha yalvardım,duam tutmadı.
Dilde Kuran,kalpte iman kalmadı.
Ameller gösteriş,gerçek kalmadı.
Vekiller sağolsun,insan kalmadı.

Adalet kamçısı, kapımı açmaz olur.
Oğlun giderse askere,bir gün vurulur.
Bir törende alkış tutulur,unutulur.
Vekiller sağolsun,vuran affolunur.

Zalim vekillere hiç oy verilirmi?.
Aha Kamusal alan,Partili değilmi?,
Vatan bir,Bayrak bir,Din bir değilmi?.
Vekiller sağolsun,cehennem hazır.

Oy verin,Kur’anı hakim kılacağım.
Ben Meclise gidince unutacağım.
Güc yetmedi,bir daha diyecağım.
Vekiller sağolsun,oy vermiyecağım.

Aha seçim geldi,hangi partiye.
Hiç biri yar olmaz yerli ahaliye.
Neden koşarız?,bilmem,ne diye?.
Vekiller sağolsun,dönmem geriye.

Sağcısı,solcusu haindir bunlar.
Yasalar dandik,Lafazan bunlar.
Gardrop yasalarla,oğraşır bunlar.
Vekiller sağolsun,vatan gidiyor.

Vekillerin gırtlağı çok çok geniş.
Yedikçe bunlar, hiç doymamış.
İki yılda emekli olurlar,adaletmiş.
Vekiller sağolsun,Adalet buymuş.

Papa dükkan açmış bizim mahalleye.
Veresiye vermiyorlar hiç kimseye.
IMF,ne güne duruyor,borç getirsene.
Vekiller sağolsun,verir bana hediye.

Mehmet selim polat

Cumartesi, Nisan 07, 2007

YAVRUM-şiir

Her taraf melânet,her taraf pislik.
Her şeyden âlâdır Müslümanlık.
Sakın taviz verme,sonu maskaralık.
Allah ve Muhammedi sev yavruml.

Hıristiyanı sevme,Yahudiye yaklaşma.
Bunlar her yerde çıkarırlar kargaşa.
Puta tapar,zulüm ederler vatandaşa.
Sen Müslümansın sakın,unutma,yavrum.

Allah bir Muhammed haktır.
Yalan,iftira,içki,fuhuş yoktur.
Müslümandan başka dost yoktur.
Allahı dost ve yar kabul et yavrum.

Hırsızlık yapma azap çekersin.
Ana,babaya saygıyı bilesin.
Müslümanı vurma ateşe gidersin.
Allaha itaat etsene yavrum.

İlim öğren,hakikat anlaşılsın.
İnsana uyarsan sen bir maşasın.
Vatan satılırken,sen oynaştasın.
Sakın ihmal etme yavrum.

Müslüman doğuştan askerdir unutma.
Arkadaşını iyi seç,Allaha kafa tutma.
Helal lokma hayırlıdır,sakın unutma.
Zulüm ile İnsanların ahını alma yavrum.

Züppelik,çıplaklık senin neyine.
Birileri saldırırsa senin evine.
Hemen silahı al,mertçe eline.
Namuslu yaşa,.unutma yavrum.

Müslüman’ın yasası Kur’an olmalı.
Muhammed’in sünnetine uymalı.
Beşerî yasalar şirktir,unutulmamalı.
Büyüklerin sözünü dinle yavrum.

mehmet selim polat

Pazartesi, Mart 26, 2007

SEVGİLİ YAVRUM-şiir

Doğruluk yolunuz olsun, ilerleyin yavrularım,
Kavgalar hep son bulsun, barışın yavrularım,
Haktan ayrılmayın, haksızlığa kul olmayın,
Dikkat! Şaşırtmasın, kör nefsiniz yavrularım।

Sevginiz yüreğimde, derinlerden derindir,
Nerde olursanız olun, kalbim hep sizinledir।

Yaratana güvenin ki; hiçbir şeyden korkmayın
Çok okuyun anlayın ki; cehalete kanmayın,
Adaletli davranın ki; kötü örnek olmayın,
Yavrularım, yavrularım, severek yaşayalım।

Sevginiz yüreğimde, derinlerden derindir,
Nerede olursanız, olun kalbim hep sizinledir।

Gördüğümüz her varlığı, Allah için sevelim,
Yaptığımız her işte, hak rızası güdelim,
İnsan gönlü kabedir, kırıp incitmeyelim,
Ahlakımız güzelleşsin, hedefe yürüyelim।

Sevginiz yüreğimde derinlerden derindir ,
Sevgilerin en derini, Allah sevgisidir ।

"Raziye UNAL" <raziyeunal@msn.com>

Pazar, Mart 18, 2007

Allah c.c.









اللّهِ ALLAH c.c.
Siz Hiç alaca karpuz yedinizmi?,yerken o iri alaca çekirdeğin üzerine bakıp düşündünüzmü?.Hiç değişikliğe uğratmadan fotoğrafını çektinizmi?,öyleyse kur'an okumasını biliyorsanız,orada Allah yazısını görmelisiniz,bu bir tesadüf değildir,tevafuktur,İnsan kainat kitabını okuyunca Allahın varlığını ve birliğini her yerde görmesi mümkündür.

Çarşamba, Şubat 28, 2007

KADIN-şiir

Kadın dinin yarısıdır,topluma yön verir.
Namaz kılar,oruç tutar,can verir.
İnsan yetiştirir,bağ verir,bahçe verir,
Bu din,bu vatan korunur gider.

Ahlak bozulmuşsa,suçlu kadındır.
Baba köle,anne saraya sultandır.
Hem aldatır,hem aldanır,nedendir?.
Efendim, böyle gelmiş, böyle gider.

Düşmana karşı büyük silahtır kadın.
Her zaman barışı temin eder kadın.
Şimdi Avrupa’nın güçlü silahı kadın.
Hayat böyle gelmiş, böyle gider.

Kısır eğitimle kaldık baş başa.
Kendi elimizle girdik ataşa.
Eğer çoğalırsa bir gün nataşa.
Bu ülke tamamen yıkılır gider.


mehmet selim polat

Salı, Şubat 27, 2007

Hadis-i Şerif Lugatı

Hadîs Âlimi (Muhaddis):
Hadîs-i şerîf sahasında mütehassıs kimse. Çok sayıda hadîs toplayıp, senet ve metinleriyle ezberleyen, râvilerin cerh ve ta'dîl (güvenilir olup olmadıkları) noktasından durumlarını bilen, bu ilimde ihtisas kazanıp kitaplar yazmış olan âlim. Muhaddisin çoğulu muhaddisîn'dir.

Hadîs İmâmı:
Üç yüz binden çok hadîs-i şerîfi, râvîleri (rivâyet edenleri, nakledenleri) ile birlikte bilen büyük hadis âlimi. Buna, hadîs müctehidi de denir.

Hadîs-i Âhâd:
Hep bir kimse tarafından rivâyet edilen, bildirilen, müsned-i muttasıl (Resûlullah efendimize varıncaya kadar, rivâyet edenlerden yâni nakledenlerden hiçbiri noksan olmayan) hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Âmm:
Herkes için söylenmiş hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Cibrîl:
Peygamber efendimiz Eshâbı (arkadaşları) ile otururlarken, Cebrâil aleyhisselâmın insan sûretinde gelip; İslâm'ı, îmânı ve ihsânı sorduğunda Resûlullah efendimizin verdiği cevabları bildiren hadîs-i şerîf.

Hadîs-i Garîb:
Yalnız bir kişinin bildirdiği sahîh hadîs. Yahut, aradaki râvîlerden (nakledenlerden) birine, bir hadîs âliminin muhâlefet ettiği hadîs.

Hadîs-i Hâs:
Bir kimse için söylenmiş hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Hasen:
Bildirenler (râvîler) sâdık (doğru) ve emîn (güvenilir) olmakla beraber hâfızası, anlayışı sahîh hadîsleri bildirenler kadar kuvvetli olmayan kimselerin bildirdiği hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Kavî:
Resûlullah efendimizin, söyledikten sonra, peşinden bir âyet-i kerîme okuduğu hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Kudsî:
Mânâsı, Allahü teâlâ tarafından, kelimeleri ise, Resûl-i ekrem sallallâhü aleyhi ve sellem tarafından olan hadîs-i şerîfler. Hadîs-i kudsîleri söylerken, Peygamber efendimizi bir nûr kaplardı ve bu, hâlinden belli olurdu. (Abdülhak Dehlevî)

Hadîs-i Maktû':
Söyleyenleri (râvîleri), Tâbiîn-i kirâmakadar bilinip, Tâbiîn'den rivâyet olunan hadîs-i şerîfler. Tâbiîn'den rivâyet edilen, bildirilen maktû' hadîslerin sonraki râvîleri (nakledenleri) Ehl-i sünnet âlimlerinden iseler, bunlar hakîkaten hadîs-i maktû'dur. Mevdû sanmamalıdır. (İbn-i Kudâme-Buhârî)

Hadîs-i Mensûh:
Peygamber efendimiz tarafından ilk zamanda söylenip, sonra değiştirilen hadîsler.

Hadîs-i Merdûd:
Mânâsı olmayan ve rivâyet şartlarını taşımayan söz.

Hadîs-i Meşhûr:
İlk zamanda bir kişi bildirmişken, ikinci asırda şöhret bulan, yâni bir kimsenin Resûl-i ekremden, o kimseden de, çok kimselerin ve bunlardan dahî, başka kimselerin işittiği hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Mevdû:
Bir hadîs imâmının şartlarına uymayan hadîs-i şerîfler. Bir müctehid (âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîflerden hüküm çıkaran âlim), bir hadîsin sahîh (doğru) olması için, lüzûm gördüğü şartları taşımıyan bir hadîs için; "Benim mezhebimin usûlünün kâidelerine göre mevdûdur" der. Yoksa; "Resûlullah'ın sallallah ü aleyhi ve sellem sözü değildir" demez. (Dâvûd-ül-Karsî)

Hadîs-i Mevkûf:
Eshâb-ı kirâma kadar râvîleri (nakledenleri) hep bildirilip, sahâbî olan râvînin, Resûl-i ekremden işittim demeyip, böyle buyurmuş dediği hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Mevsûl:
Sahâbînin (Resûlullah efendimizin arkadaşları); "Resûlullah'tan işittim, böyle buyurdu" diyerek haber verdiği hadîs-i şerîfler. Bunda, Resûl-i ekreme kadar rivâyet edenlerin hiç birinde kesinti olmaz.

Hadîs-i Muddarib:
Kitab yazanlara, çeşitli yollardan, birbirine uymayan şekilde bildirilen hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Muhkem:
Te'vîle (yoruma, açıklamağa) muhtaç olmayan hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Mu'allak:
Baştan bir veya birkaç râvîsi(rivâyet edeni, nakledeni) veya hiçbir râvîsi belli olmayan hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Munfasıl:
Aradaki râvîlerden (nakledenlerden), birden ziyâdesi (fazlası) unutulmuş olan hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Müfterâ:
Müseylemet-ül-Kezzâb'ın ve ondan sonra gelen münâfıkların (kalbiyle inanmayıp, sözleriyle inandık diyenlerin), zındıkların (kâfirlerin), müslüman görünen dinsizlerin uydurma sözleri. Ehl-i sünnet âlimleri (Resûlullah efendimiz, dört halîfesinin ve ashâbının arkadaşlarının yolunda olan âlimler), müfterâ hadîsleri aramış, bulmuş ve ayırmışlardır. Din büyüklerinin kitablarında böyle sözlerden hiçbiri yoktur.

Hadîs-i Mürsel:
Sahâbe-i kirâmın ismi söylenmeyip, Tâbiîn'den (Sahâbeyi görenlerden) birinin, doğruca Resûl-i ekrem buyurdu ki dediği hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Müsned-i Münkatı':
Sahâbîden başka bir veya birkaç râvîsi (nakledeni) bildirilmeyen hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Müsned-i Muttasıl:
Peygamber efendimize kadar râvîlerden (nakledenlerden) hiçbiri noksan olmayan hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Müstefîz (Müstefîd):
Söyleyenleri üçten çok olan hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Müteşâbîh:
Te'vîle (açıklamaya, yorumlamaya) muhtâç olan hadîs-i şerîfler.

Hadîs-i Mütevâtir:
Bir çok Sahâbînin Peygamber efendimizden ve başka bir çok kimsenin de bunlardan işittiği ve kitâba yazılıncaya kadar, böyle pek çok kimsenin haber verdiği hadîs-i şerîfler. Mütevâtir hadîsleri rivâyet edenlerin yalan üzerinde sözbirliği yapmaları müm kün değildir. Hadîs-i mütevâtire muhakkak inanmak ve bildirilenleri yapmak lâzımdır. İnanmayan kâfir olur, îmânı gider. (İbn-i Âbidîn)

Hadîs-i Nâsih:
Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem efendimizin, son zamanlarında söyleyip, önceki hükümleri değiştiren hadîs-i şerîfleri.

Hadîs-i Sahîh:
Âdil ve hadîs ilmini bilen kimselerden işitilen, müsned-i muttasıl (Resûl-i ekreme kadar, rivâyet edenlerin hepsi tam olup noksan bulunmayan), mütevâtir (bir çok sahâbînin rivâyet ettiği) ve meşhûr (önceleri bir kişi bildirmişken, sonraları şöhret bulan) hadîsler.

Hadîs-i Şâz:
Bir kimsenin, bir hadîs âliminden işittim dediği hadîs-i şerîfler. Hadîs-i şâzlar kabûl edilir, fakat sened (vesîka) olamazlar. Âlim denilen kimse meşhûr bir zât değilse, kabûl olunmazlar.

Hadîs-i Zaîf:
Sahîh ve hasen olmayan hadîs-i şerîfler. Zaîf hadîsi bildirenlerden birinin hâfızası, adâleti gevşek olur veya îtikâdında (inancında) şübhe bulunur. Zaîf hadîslere göre fazla ibâdet yapılır; fakat ictihâdda bunlara dayanılmaz.

Pazar, Şubat 25, 2007

İŞGAL-şiir

ABD'nin çirkin yüzü Türkiyededir,Kerkükte değil.
Savaş,AKP ile Türkiyededir,Filistinde,Irakta değil.
Kürtler,Türkler,Şiiler,ABD ye gel kurtarıcı dediler.
ABD ne yaparsa adalettir(!),zulüm yakında ırakta değil.

Hava alanı,Bağdat arası,mesafe,yirmi kilo metre.
Ellerindeki füze otuz kilometre.dur.! dendi askere.
Patlatmadılar,kandırdı ateş kes dedi,ABD,İngiltere.
DİN'den haberleri yoktu,kafir olmuştular,bir kere.

Türkçe konuşmaları önemli değil,Ruh kalmamış.
Aptal Saddam,bunları hiç kesmedi,işini bilmemiş.
Ekonomi adil olsaydı,asla asla zulüm olmazmış.
Her şey şahane,demokrasi bahane,petrol varmış.

Türkiye ABD ,İngiltereye Kardeş oldu,Irak vuruldu.
Saddam yok oldu,şimdi sıra kimde,sonra ne oldu?.
Kerküke ne oldu ki?,Türkiye düşmana teslim oldu ,
Seksen yıldan sonra Türkiye Fiilen Hıristiyan oldu.

İnsanın kutsalı olmazsa,toprak için savaş yapılmaz.
Din,namus,şeref,oldu palavra,böyle savaş olunmaz.
Her yer Allahın toprağıdır.KUR'AN,sız vatan olunmaz.
Her türlü rezalet,atalet aldı yürüdü,Birlik olunmaz.

mehmet selim polat

DÖNEKLER-şiir

Hakimiyet Allahındır diyenler.
Hakimiyeti millete verdiler.
Dün,Kuran esastır diyenler.
Bugün,İncili esas aldılar.

Allah,a inanırız,ama dediği olmaz.
Müslümanlığı yaşayan olur yobaz.
Öyle talimat verdi,bizim baş papaz.
Kaldı,namaz,onuda şeytanlar koymaz.

Fakire yardım et,Ekonomi düzelsin.
Bu insana,yardımdır, böyle bilesin.
Suç işleyeni Affederler,ülke düzelsin.
Hırsızı affetmek kime yakışır?.bilinmez.

Hainleri affetmek,erdemlikmiş meğer.
Bu,Müslümanlarda adalet,olsaydı eğer.
Meğer,Kur,an,a, sünnete verirdi değer.
Yoktur farika,kim müslüman bilinmez.

Kimliğinde müslüman yazılı,kâfirin.
Adı, Ahmet,Mehmet,Ali,Veli,afferin.
Sonu böylemi olacaktı?,büyük zaferin.
Sonumuz ne olacak?,şimdi bilinmez.

Namusu vurduk taşa,düşmeyin telaşa.
Yazın değil,kışın örtün dedi paşa.
İlahî,Örtünmek bakmaz yaza ,kışa.
Kim müslüman,kim kafir,bilinmez.

Hoş göre göre,ne hallere kaldık.
Lafazanlara inandık,şimdi aldandık.
Yoldaki zındığı,müslüman sandık.
Şekil aynı,giyim aynı,kimdir?,bilinmez.

mehmet selim polat

TÜCCAR-şiir

Kaldığım yerden devam edeyim dedim.
Böyle değildi,senin veya benim dedem.
İslamı toparlayıp,çöpe attılar,ben nidem.
Avrupalı yıktı ondandır,eyledim sitem.

Tüccar sahtekardır aşikar,ortada.
Allah öğretilmedi,bütün okullarda.
Muhamedi,yasakladılar,adliyede.
Müslüman ,çaresiz kaldı, ortada..

Müslümanın,kalbine koydular bombayı.
Bir marifetmiş gibi,övünüp attılar havayı.
Aha,bombalanmak için bekliyorlar sırayı.
Hikmetin başı,Allah korkusu,hatırla Nebiyi.

Türkiye tarlasında ektiler,haş haşı.
Biçtiğini öğütür susuz,değirmen taşı.
Kuyruk kokmuştu,şimdi kokuyor başı.
Zehirlediler bozdular yediğimiz tatlı aşı.

Esnaf değilm,ama doğruluk kalmadı.
Muhammede,müslümanlar,inanmadı.
İslamı,gömdük mezara kimse kalmadı.
Görünce bunları,içim sızladı,kan ağladı.


mehmet selim polat

PAPA-şiir

Türkiye Cumhur Başkanı Sezer.
Papayla Kol kola,sokakta gezer.
Başbakan,AB için,medet bekler.
Yetiş imdadıma,sevgili Papa der.

Papa derki,no yardım,ben siyasi değilim.
Uslu dur,Tayip bey,Hele bir önümde eğilin.
Vaftiz edeyim sizi,ben müslüman değilim.
Muhammedi sevmem,Türke,düşman değilim.

Üzür dilemedi Papa yaptığı Suçtan.
Zaten ayrılmıştı,hakikatten,Haktan.
Diyanet Başkanı,anlattı söz etti,Haktan.
Diline sağlık,doğru söyledi,Haktan.

Papa zırbaladı,aldı dersini gitti İzmire.
Binlerce görevli korudu onu,çok kere.
Ahirette kimse koruyamaz,oldu münkire.
Allahın emridir,Lanetlemiş bir kere.

Kişi hacı olmaz gitmek ile İzmire.
Eşek,adam olmaz,suçlu bir kere.
İnanca.insana saygıyı bilmez,kefere.
insanlıktan nasibini almamış,bir kere.

mehmet selim polat

Muhammed (s.a.s)

Muhammd'den kopardılar.

İşte,İslam dedi,kandırdılar.
Sonra,Şeytana taptırdılar.
Müslümanları,saptırdılar.

Müslümanı, düşürdüler hataya.
Sonra çıktı,sinsi sinsi kargaşa.
Yok ettiler,cahilce tartışa tartışa
Müslüman budur,sundular satışa.

Muhammed arabındır,bak hataya.
Tarihi yaktılar,yüzüme baka baka.
Hemen,Yahudi zihniyeti çıktı ortaya.
Ne varsa harcadı,İslamı yıkmaya.

Misyonerin,dinsizin işi bu yıkmak.
Bize Yakışırmı?, susup bakmak.
Varken mücadele için ortaya çıkmak.
Bana dokunmasın dersin,be ahmak

Kur'an çalış dedi,tembel tembel oturdun.
İslamı yıkmak için,birde hurefe uydurdun.
Utanmadan,inanç arasına sokuşturdun.
İnsanlar inanmayıncada hemen kudurdun.

Senin gibileri var kapıda kimse inanmaz.
Hıristiyan kafire,inanıp yolundan sapmaz.
Ne kadar süslense,zehire su diye kanmaz.
Allah'n emri akıllıyadır,akılsızlar,ders almaz..


mehmet selim polat

Perşembe, Şubat 22, 2007

Çanakkale Şehitlerine


Mehmet Akif Ersoy-Çanakkale Şehitlerine


Şu Boğaz Harbi nedir? Var mı ki dünyada eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,

- Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,

Ne hayasızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde-gösterdiği vahşetle "bu: bir Avrupalı"

Dedirir-yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yahut kafesi!

Eski Dünya, Yeni Dünya bütün akvam-ı beşer
Kaynıyor kum gibi, tûfan gibi, mahşer mahşer.

Yedi iklimi cihanın duruyor karşında,
Osrtralya'yla beraber bakıyorsun; Kanada!

Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk.
Sade bir hadise var ortada : Vahşetler denk.

Kimi Hindu, kimi Yamyam, kimi bilmem ne bela...
Hani tauna da zuldür bu rezil istila...

Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil,
Ne kadar gözdesi mevcut ise hakkiyle sefil,

Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrarı! hayasızcasına,

Maske yırtılmasa halâ bize affetti o yüz...
Medeniyet denilen kahbe, hakikat yüzsüz.

Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbab,
Öyle müthiş ki: Eder her biri bir mülkü harab.

Öteden saikalar parçalıyor afakı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a'makı;

Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o aslan neferin.

Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağımın yaktığı: Yüzlerce adam.

Ölüm indirmede gökler, ölü püskürtme de yer
O ne müthiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...

Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,
Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak.

Saçıyor zırha bürünmüş de o namerd eller,
Yıldırım yaylımı tufanlar, alevden seller.

Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
Sürü halinde gezerken sayısız tayyare.

Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman o orduyu seyret ki, bu tehdide güler!

Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?

Hangi kuvvet onu, haşa, edecek kahrına ram?
Çünkü te'sis-i ilahi o metin istihkam.

Sarılır, indirilir mevki'-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;

Bu göğüslerse Huda'nın ebedi serhaddi;
"O benim sun'-i bediim, onu çiğnetme" dedi.

Asım'ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.

Şuheda gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rukü olmasa, dünyaya eğilmez başlar,

Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!

Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.

Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid'i...
Bedr'in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.

Sana dar gelmeyecek makber'i kimler kazsın?
"Gömelim gel seni tarihe" desem, sığmazsın.

Herc ü merc ettiğin edvara da yetmez o kitab...
Seni ancak ebediyetler eder istiab.

"Bu, taşındır" diyerek Ka'be'yi diksem başına;
Ruhumun vayhini duysam da geçirsem taşına;

Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namıyle;
Kanayan lahdine çeksem bütün ecramıyle;

Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan;
Yedi kandilli Süreyya'yı uzatsan oradan;

Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına;
Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına,

Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem;

Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hatırına.

Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultanını Salahaddin'i,

Kılıç Arslan gibi iclaline ettin hayran...
Sen ki, İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,

O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;

Sen ki, a'sara gömülsen taşacaksın... Heyhat,
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...

Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana ağuşunu açmış duruyor son Peygamber.

Mehmet Akif Ersoy

VURAN İNSAN DEĞİL-şiir


Vurulmuş asker,tertemiz alnından.
Vuran insan değil,vuran yasadır.
Karakolda,kahroluyor her tasadan.
Vuran insan değil,vuran yasadır.


Dandik yasalarla,hükümet olmaz.
Akacak kan damarda durmaz.
Karakol basarlar,kurnazmı kurnaz.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Ninenin,Dedenin,bebenin suçu ne?.
Vur emri verilmez,ayrılıkçı piçine.
Vurana kar kâr kalır,vurlmaz ensesine.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Vuran affedilmez,her an idam olmalı.
Güçlü devlet gibi,devlet devlet olmalı.
Haksız vurulanın,hesabını sormalı.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Polisin elinde ki silah,sanki oyuncak.
Hiç insan olmayana,açılır mı kucak?.
Öğretmen vurulmuş,şimdi ne olacak?.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Pusu kurup,kalleşçe eylem yaptılar.
Arabadan indirip,yolcuları soydular.
Masum insanları,öldürdüler gittiler.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Dış güçler,sinsice,pılanlarını kurdular.
Ermeni,İsrail,zihniyeti,AB uşaklarıdır.
Hükümet,kardeş belledi,kara kaşlıdır.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Apo saraylarda yaşıyor,olurmu?.
İyice kudurdu zalimler,durur mu?.
Af çıkartmış,zalimler,katillere,huu.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Ekunomi çökmüş,kimin umurunda?.
Olan vatandaşa oldu,en sonunda.
Eğitim fayda vermez,suçlu ortada.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Hayır gelmez,Avrupa dan,Papa dan.
Paramızı çaldılar eksildi kasa dan.
Banka varken,kapkaç çıktı sıradan.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Katil Yakalanmasın,serbest kalacak.
Hakim ceza vermesin,savcı salacak.
Kardeşimi vuran,bana kardeş olacak.!
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Peşmerge şimdi,Devlet kuracak.
Apoyu iyi besleyin,başkan olacak.!
Bunun hesabını,kimler soracak?.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Baba vurulmuş,katil cirit atıyor.
Çocuğun feryadı,yürek yakıyor.
Yasalara baktım ki,kan kokuyor.
Vuran insan değil,vuran yasadır.

Adalet Devletin muazzam temeli.
Bu Bayrak kanımız,söylenmedi mi?
Çanakkale geçilmezdi,geçilmedi mi?.
Geçen insan değil,geçen yasadır.

mehmet selim polat
İlahi Dinlemek İçin Tıkla>>Gaflet Uykusu

Blog Listem

  • FİLİSTİNİN TAPUSU.BİZİM ELİMİZDE - 2014 YILINDAN BER, İSRAİLİN UÇAK YAKITI TÜRKİYEDEN GİDİYOR.ÜZGÜNÜM. İSRAİL İŞGALCİFİR.GELDİĞİYERE SÜRÜLMELİ. ERDOĞAN,KUDÜSÜ İSRAİLE SATTI.>>https://yo...
    1 yıl önce
  • ŞİRK ve KÜFÜR: Kadının Namazı - ŞİRK ve KÜFÜR: Kadının Namazı: أَلنِّسَاءِيَّاتْ KADININ NAMAZI EVİNDE OLMALIDIR -2 صلاة المرأة في بيتها -25 الحديث الخامس والعشرون : عَنْ أُمِّ حُمَيهدٍ ا...
    10 yıl önce
  • İSLÂM’DA LAİKLİK YOKTUR - İSLÂM’DA LAİKLİK YOKTUR .إِنَّ الدِّينَ عِندَ اللّهِ الإِسْلاَمُ Allah katında tek Din İslâmdır. Laiklik; geniş ve basit tanımı ile, dinin siyasal ha...
    10 yıl önce
  • İSLÂM’DA LAİKLİK YOKTUR - * İSLÂM’DA LAİKLİK YOKTUR * .إِنَّ الدِّينَ عِندَ اللّهِ الإِسْلاَمُ Allah katında tek Din İslâmdır. Laiklik; geniş ve basit tanımı ile, dinin siyasal h...
    10 yıl önce
  • REÇETE-şiir - Ey yüksek sosyeteye mensup modacı hanım, Eğlence zümresinin başının tacı hanım, Bu metod ki, sizlerin müsbet ilâcı hanım: Dışının görünüşü içinin aynasıd...
    10 yıl önce
  • SAAT KODLARI - http://sitene-kod-ekle.tr.gg/saat-kodlar&%23305;-flashl&%23305;--k1-.oe.rnekli-k2-.htm
    13 yıl önce
  • Manyaklara Güzel Cevap - ÖRTÜNMEK İSLAMIN EMRİDİR. CHP'den,İSLAM DİNİNE HÜCUM CHP Deşifre Olmuştur Bunlar,Türbanlıyı mahkemeye veriyor,Çarşaflıya rozet takıyor.Halkı aldatıyorlar.
    13 yıl önce
  • HIRİSTİYANLAR PİSLİKTİR SEVİLMEZ - وَقَالُواْ لَن يَدْخُلَ الْجَنَّةَ إِلاَّ مَن كَانَ هُوداً أَوْ نَصَارَى تِلْكَ أَمَانِيُّهُمْ قُلْ هَاتُواْ بُرْهَانَكُمْ إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ *(BAKAR...
    14 yıl önce
  • Hıristiyanlar Sevilmez - وَقَالُواْ لَن يَدْخُلَ الْجَنَّةَ إِلاَّ مَن كَانَ هُوداً أَوْ نَصَارَى تِلْكَ أَمَانِيُّهُمْ قُلْ هَاتُواْ بُرْهَانَكُمْ إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ *(BAKAR...
    14 yıl önce
  • Hak Din İslamdır - *HAK DİN.TEK DİN.İSLAMDIR.* (ÂLİ IMRÂN suresi 19. ayet) إِنَّ الدِّينَ عِندَ اللّهِ الإِسْلاَمُ وَمَا اخْتَلَفَ الَّذِينَ أُوْتُواْ الْكِتَابَ إِلاَّ مِن...
    14 yıl önce
  • İki Yüzlülük - 259) İki Yüzlülüğün Kötülenmesi Bu bölümdeki bir ayet ve iki hadis-i şeriften insanların iki yüzlülüklerini herkesten gizleyebileceklerini, fakat Allah’tan...
    14 yıl önce
  • İki Yüzlülük - İki Yüzlülüğün Kötülenmesi 259) İki Yüzlülüğün Kötülenmesi Bu bölümdeki bir ayet ve iki hadis-i şeriften insanların iki yüzlülüklerini herkesten gizleyebile...
    14 yıl önce
  • HUDÛD (İSLAM CEZA HUKUKU) - 15: HUDÛD (İSLAM CEZA HUKUKU) *BÖLÜM: 1* *Ø** KENDILERINDEN KALEM KALDIRILAN, CEZA VERILMEYEN KIMSELER VAR MIDIR?* *1423-* Ali (r.a.)’den rivâyete göre,...
    15 yıl önce
  • SAPIKLIĞA DÜŞEN KAVİMLERİN GÖRÜŞLERİ - Şimdi bizim sapık kavimlerin rububiyetle ilgili görüşlerini incelememiz Kur’an-ı Kerim’in onları hangi noktalardan ve niçin reddetme yoluna gittiğini ve b...
    15 yıl önce
  • Demokratik çalışma ve amel ilişkisi - *Demokratik Çalışma ve Amel ilişkisi :* İslam adına , müslüman olarak belli bir partinin çalışmalarına katılan kimselerin yaptıkları bu iş, sıhhat şartl...
    15 yıl önce
  • İBNİ TEYMİYYE-8.CİLT - بســـم الله الرحمن الرحيم "(İyi bilinmelidir ki) Allah'ın dostlarına hiçbir korku yoktur ve onlar üzülecek de değildirler. Onlar, iman edip (gerektiği gi...
    15 yıl önce
  • Çay Sohbeti - *İBN-İ TEYMİYYE** ve İBN-İ TEYMİYYE-7.Cilt ve İBNİ TEYMİYYE-8.CİLT* *İslâm Güneşi,Mekke'den Doğar.Dünyayı Aydınlatır.* *İslâm Bahçesinde,Dinî Yazı,Resim ve...
    15 yıl önce
  • Lanetlikler - الحديث الرابعوالثمانون عن أبي هريرة رضي اللّه عنه قال لَعَنَ رسولُ اللَّهِ صلى اللَّه عليه وسلّم مُخَنَّثِي الرِّجالِ الذينَ يتَبَّهونَ بالنِّساءِوالمُتَ...
    16 yıl önce